10 Mayıs 2013 Cuma

Ümit Yaşar Oğuzcan'a Saygılar Kuşağı..

Senden hiç ayrılmamak vardı , zamanı durdurmak.Bütün saatleri parçalamak vardı.İsyan içindeyim neydi bu çaresizlik? Bizi çepeçevre saran bu dört duvar neydi ? Bir ara tanrıyı düşündüm , peygamberleri , dinleri , kitapları düşündüm.Boş inançlarımız mıydı çaresizliği yaratan? o bizim eserimiz miydi ? Öyleyse neden bizden büyüktü , güçlüydü ? Bunca yıl neyi aramış , kimi özlemiştim ?Madem ki benim olmayacaktın neden seni karşıma çıkardılar ? Kim yaptı bunu ? bu kötülükler kimin eseri ? Tanrının işi yok da bizi mi görsün ? öyleyse kime inanacağız ? o kitaplar ki sabırdan bahsediyor.Ama ne kadar ? nereye kadar ? o dinler ki duadan bahsediyor.Kime niçin ve ne zaman? o peygamberler hiç sevmediler mi ? Ben sana inanıyorum kitaplara değil.Ben seni istiyorum dua değil , sabır değil.


Artık gideceksin biliyorum , vakit geç oldu.Yatakta izin kalacak , havada kokun ve yastığın üzerinde bir iki tel saçlarından.Telaş içinde giyinmeye başlayacaksın ( çoraplarında eğrilik var ) diyeceğim , düzelteceksin.Dudaklarını boyarken eğilip ensenden öpeceğim için sevgiyle dolacak gözlerin ışıl ışıl ( üzülme üzülme diyeceksin yine geleceğim ) ya gelmezsen ? hayır hayır geleceğine inanıyorum , yine gideceğini bilmek kötü.Dayanılmaz bir şey bu hatırlıyorum ; elini uzattın ( hoşcakal ) dedin ve gittin.Gözden kayboluncaya kadar baktım arkandan , sonra kapıyı kapattım , bir başka kapı açıldı yalnızlığa.

Yürüyemiyordum , oturamıyordum , yattım uyuyamadım.Sanki yerçekiminden kurtulmuştum , boşluktaydım , ağırlığım kalmamıştı , elimde tam nabzımın üzerinde bir saat işliyordu her şeyden habersiz.Çıkardım duvara çarptım parçalandı ve durdu.Fakat sadece saatin sesiydi kaybolan , yoksa zaman ilerliyordu..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder